Nurper Özcan Mutluluk Hormonu Veren Peyniri Açıkladı: Ayrıca unutkanlığa da iyi geliyor!

*Nurper Özcan Mutluluk Hormonu Veren Peyniri Açıkladı: Ayrıca unutkanlığa da iyi geliyor!*

Divle Obruk Peyniri dünyanın ilk beş peynirinden biri” diyen Peynir Uzmanı Nurper Özcan, obruk peynirinin dünyaya mâl olmuş bir peynir olduğunu söyledi.
Peynirin coğrafi işaretteki reçetesine göre bir standartta üretilmesi gerektiğini vurgulayan Nurper Özcan “Peyniriniz standart olmazsa hem bilimsel olarak bir karşılığı yok hem de pazarlamada kullanacağınız fiyatta bir katma değeri olmayacaktır” dedi.

OBRUK PEYNİRİ MUTLULUK HORMONU VERİR
Nurpen Özcan, Divle ve Berendi Obruk Peynirlerinin mutluluk hormonu verdiğini ayrıca mağarada olgunlaşan peynirlerin beyin damarkarını beslediğini, hafızayı güçlendirdiğini ve unutkanlığa iyi geldiğini söyledi.

Özcan açıklamasında; “Obruk peyniri mağarada kalma süresinde ortalama 5 derece sıcaklık ve 85-90 derece neme sahiptir. Olgunlaşan peynirlerde tirozin denilen bir aminoasit oluşuyor. Bu aminoasit beyin damarlarımızı besliyor, hafızayı güçlendiriyor, unutkanlığa iyi geliyor. Aynı zamanda bu tirozin aminoasiti bu peynirde de oldukça var ve serotonin denilen bir mutluluk hormonu veriyor aslında. Hem bilimsel anlamda hem de teknik anlamda yani geleneksel ve artizan olması da oldukça kıymetli. Hem Türkiye’ye hem dünyaya mal olmuş geleneksel ve artizan peynirler” ifadelerini kullandı.
Röportajın tamamını videodan izleyebilirsiniz.

Nurper Özcan Kimdir?
Nurper Özcan, gıda mühendisliği alanında bir tutkusu olan ve süt sektörünün büyüleyici dünyasına adım atan bir profesyoneldir. Mersin Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği bölümünden başarıyla mezun olduktan sonra, sütün sihirli dünyasına olan merakı onun kariyer yolunu belirlemiştir.

Üniversite yıllarında süt sektörüne olan bu merakı başlamış, ancak onun peynir tutkusu sadece Türkiye ile sınırlı değildir. Geleneksel ve el yapımı peynir üretimi alanında yeteneklerini geliştirmek için Türkiye dışında da eğitimlere katılmıştır. Bu kapsamda Italian Culinary Institute’de “Artisan Italian Cheesemaking; Technique & Production” programını başarıyla tamamlamış ve İtalyan peynir üretimi konusundaki uzmanlığını derinleştirmiştir.

Nurper Özcan, öğrenme yolculuğunu daha da ileri götürmek amacıyla Güney İtalya’nın Puglia ve Calabria bölgelerindeki koyun çiftliklerinde ve geleneksel Güney İtalya peynirlerini üreten mandıralarda çalışmıştır. Bu deneyimler, süt ürünleri ve peynirlerin doğasını, yapım süreçlerini ve geleneksel yöntemlerini daha iyi anlamasına yardımcı olmuştur.

Günümüzde Nurper Özcan, Catania Üniversitesi’nde Ziraat ve Gıda mühendisi öğrencileri ile Sicilya peynirleri üzerine çalışmaktadır. Bu çalışma, hem öğrencilere rehberlik etme hem de kendi bilgi birikimini daha genç nesillere aktarma fırsatı sunmaktadır.

Aynı zamanda Türkiye ve dünya genelinde çiftlik ve mandıralara mandıra kurulumu ve geleneksel Türk ve İtalyan peynirleri üretimi konularında danışmanlık hizmetleri sunmaktadır. Bu, süt sektörünün büyümesine ve geleneksel peynir üretiminin sürdürülebilirliğine katkıda bulunma yolunda atılmış önemli bir adımdır.

Nurper Özcan’ın kadın kooperatiflerine verdiği danışmanlık, kadın emeğinin güçlenmesine katkıda bulunurken, Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı’nda gıda mühendisi olarak çalışmaya devam etmek, toplumsal bir sorumluluğun da bir ifadesidir.

Nurper Özcan aynı zamanda bir TEDx konuşmacısıdır ve süt sektörü, geleneksel peynir üretimi ve sürdürülebilir tarım gibi konularda ilham verici konuşmalar yapmıştır.

Ancak onun hayatı sadece işle sınırlı değildir. Lisanslı serbest paraşütçü, model uçak yapımı ve tüplü dalış gibi heyecan verici hobilerle ilgilenir. Ayrıca arkeoloji meraklısıdır, bu da onun geçmişin izlerini takip etme tutkusunu ve kültürel mirasa olan saygısını yansıtır.

Nurper Özcan’ın bir gıda mühendisi olarak peynir üretimine ve süt sektörüne olan bu derin ilgisi, her bir peynirin sadece lezzetini değil, aynı zamanda bulunduğu coğrafyanın tarihini ve kültürünü taşıdığı fikrini yansıtır. Bu nedenle peynir üretimi sırasında, yörenin geçmiş hafızasını bugüne uyarlamak ve geleceğe aktarmak, onun için bir misyon haline gelmiştir. Halil AZİZOĞLU/Şırnak Ajans