Unutulan Mahalle… « Şırnak Ajans

Unutulan Mahalle…

Silopi, koca bir köy gibi.
Şehir demek için bin şahit ister;
çünkü düzen yok, nefes yok, huzur yok.

Şırnak Ajans
Abdulselam GÜLYEN
Abdulselam GÜLYEN
Okuma Süresi

3 dakika

Yayınlanma 09:12 - 16 Ekim 2025
Güncelleme 09:12 - 16 Ekim 2025

Bir Sınır Kentinden Notlar

Abdulselam Gülyen – Şırnak Ajans

Bereketin Ortasında Unutulmuş Bir Şehir

Silopi…
Bir sınır kenti.
Haritaya bakınca stratejik, kulağa gelince umut dolu;
ama içine girince, her sokağıyla, her kazısıyla insana “neden?” dedirten bir şehir.

Habur gibi bacasız bir fabrikanın gölgesinde, gözün alabildiğince uzanan verimli bir ovanın tam ortasında duruyor.
Toprağı zengin, yüreği yorgun.
Yaklaşık 150 bin insanın yaşadığı bu şehirde, ne hastane dertlere derman olabiliyor, ne yollar güven veriyor, ne de yetkililer seslere kulak kesiliyor.
Kurumlar birbirinden kopuk, sivil toplum sessiz, seçilmişler meşgul.
Ve şehir, bir kenara bırakılmış dosya gibi tozlanıyor.

Cizre–Silopi yolu artık bir “yol” değil, bir sabır testi.
Her gün birkaç kaza, birkaç haber…
Bir kısmı can alıyor, bir kısmı sadece birkaç dakikalık trafik tıkanıklığı yaratıyor.
Ama hepsi birer “kayıt” olarak geçip gidiyor; ne ders alınıyor, ne önlem.
DEDAŞ ve doğalgaz çalışmalarıyla köstebek yuvasına dönen o yollar, insanların hayatına karışıyor — kimi zaman canına mal oluyor.

Silopi, koca bir köy gibi.
Şehir demek için bin şahit ister;
çünkü düzen yok, nefes yok, huzur yok.
Bu kadar imkân, bu kadar verimli toprak, bu kadar potansiyel…
Ama ortada ne bir mesire alanı var, ne bir aile parkı.
Tamirciler, kaynakçılar, marangozlar — her biri kentin kalbine sıkışmış;
hem görüntü hem gürültüyle şehri boğuyor.
Oysa bir sanayi sitesi kurulsa, hem düzen olurdu hem nefes.
Ama bu da kimsenin gündeminde değil.

Evlerin içinde yaşlılar, hastalar, çocuklar var.
Tozdan pencere açamayan, güneşi özleyen evler…
Bitmeyen kazılar, kapatılmayan çukurlar, dere üstlerine kondurulmuş trafolar, parkların dibinde bekleyen riskler…
Ve o yollar…
Hastalarını başka şehirlere taşırken perişan olan insanlar.

Silopi’nin derdi çok, ama sesi çıkmıyor.
Kimisi alışmış, kimisi umudunu yitirmiş.
Oysa bu şehir sadece bir sınır değil;
bir sınav aslında.
İhmalin, sessizliğin, görmezden gelmenin sınavı.

Basın emekçisi sevgili Dündar Sansür’ün dediği gibi:

“Sahipsiz kent Silopi…”

Ve sahipsizlik, bazen yoksulluktan daha acıdır.
Çünkü yoksul insan sabreder, ama sahipsiz insan susar.
Silopi de artık susuyor…
Kimbilir, belki bir gün biri gerçekten dinler diye.

Abdulselam Gülyen – Şırnak Ajans 
Unutulan Mahalle – Bir Sınır Kentinden Notlar


Bir Yorum Ekle

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir